İşçilerin Belirli Süreli İş Sözleşmesi İle Çalışmaları Halinde                   
                      Kıdem Tazminatı İle İlgili Uygulama.
       

                I- Giriş:

Bilindiği gibi, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 120. Maddesine göre, yürürlükte bulunan 1475 sayılı İş Kanunu'nun 14. maddesinde kıdem tazminatı ödenmesini gerektiren haller düzenlenmiş olup, belirli süreli iş sözleşmesinin kararlaştırılan sürenin dolmasıyla sona ermesi halinde, kıdem tazminatı ödenmesini gerektiren haller arasında sayılmamıştır. 

Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2014 tarihinde vermiş olduğu bir kararında, belirli süreli iş sözleşmesi, sözleşmenin sonunda herhangi bir fesih bildirimine gerek olmaksızın kendiliğinden sona ereceğinden; işveren tarafından yapılmış bir fesih söz konusu olmadığı için, işçinin kıdem tazminatına hak kazanmasının mümkün olmadığı belirtilmiştir. 

Belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışanların, sözleşmenin bitimi ile hizmet akdinin kendiliğinden sona ermesinde hangi hallerde kıdem tazminatının ödeneceği veya ödenmeyeceği, bu makalenin konusunu oluşturacaktır. 

II- Hizmet Akdiyle Çalışanlar İçin Yapılabilecek İş Sözleşmeleri:

İş Kanunu'na göre iş sözleşmesi, işçi ile işveren arasında yapılan bir hizmet akdidir. Buna göre İşçi, bağımlı olarak iş görmeyi, diğer taraf olan işveren de yapılacak olan bu çalışmaya karşılık ücret ödemeyi taahhüt etmiştir. İş sözleşmesi, özel bir şekle tabi değildir.

            İş Sözleşme Türleri Şunlardır:

            1- Belirsiz Süreli İş Sözleşmesi: İş ilişkisinin belli bir süreye bağlı olarak yapılmadığı hallerde yani, sözleşmenin hangi tarihte son bulacağı belirtilmemiş ise bu sözleşme, Belirsiz Süreli İş Sözleşmesidir.

            2- Belirli Süreli İş Sözleşmesi: Belirli süreli işlerde veya belli bir işin tamamlanması veya belli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif koşullara bağlı olarak işveren ile işçi arasında yazılı şekilde yapılan iş sözleşmesi, Belirli Süreli İş Sözleşmesidir.

            Örneğin, işçi ihale konusu bir iş için veya bir bina inşaatı işi için işe alınmış ise işveren ile iş ilişkisinin süresi de bu işlerin tamamlanma süresi ile sınırlı olacaktır. Bu tür sözleşmeler, belirli süreli iş sözleşmeleridir.

            3- Kısmi Süreli (Part-Time) İş Sözleşmesi: İşçinin normal haftalık 45 saat çalışma süresinin, tam süreli iş sözleşmesiyle çalışan emsal işçiye göre önemli ölçüde daha az belirlenmesi durumunda sözleşme Kısmi Süreli İş Sözleşmesidir. Kısmi süreli iş sözleşmesinde, çalışma süresi tam çalışma süresinin üçte ikisi olan 30 saati geçemez

            4- Çağrı Üzerine Çalışma İş Sözleşmesi: Yazılı sözleşme ile işçinin yapmayı üstlendiği işle ilgili olarak kendisine ihtiyaç duyulması halinde iş görme ediniminin yerine getirileceğinin kararlaştırıldığı iş ilişkisi, çağrı üzerine çalışmaya dayalı Kısmi Süreli İş Sözleşmesidir. Sözleşmede hafta, ay veya yıl gibi bir zaman dilimi içinde işçinin ne kadar süreyle çalışacağını taraflar belirlemedikleri takdirde, haftalık çalışma süresi 24 saat olarak kararlaştırılmış sayılır. Çağrı üzerine çalıştırılmak için belirlenen sürede işçi çalıştırılsın veya çalıştırılmasın belirlenmiş olan ücrete hak kazanır. Sözleşmede aksi kararlaştırılmamış ise, işçinin çalışacağı zamanlardan en az 4 gün önce işveren işçiye çağrıyı yapmak zorundadır.   

            5- Deneme Süresine Tabi İş Sözleşmesi: Taraflarca iş sözleşmesine bir deneme süresi kaydı konulduğunda, bunun süresi en çok 2 ay olabilir. Ancak deneme süresi toplu iş sözleşmeleriyle 4 aya kadar uzatılabilir. Deneme süresi içinde taraflar iş sözleşmesini bildirim süresine gerek olmaksızın ve tazminatsız feshedebilir. İşçinin çalıştığı günler için ücreti ve varsa diğer hakları ödenir.

III- İş Kanun'una Göre Kıdem Tazminatının Ödenmesi Gereken Durumlar:

İşçiye kıdem tazminatının ödenmesinin gerekli ve zorunlu olduğu durumlar, 1475 sayılı İş Kanunu'nun 14. maddesinde açık bir şekilde belirtilmiştir. Buna göre;

1- İşveren tarafından 4857 sayılı Kanunun 17'nci maddesinin II numaralı bendinde gösterilen sebepler dışında,

2- Muvazzaf askerlik hizmeti dolayısıyla,

3- Bağlı bulundukları kanunla kurulu kurum veya sandıklardan yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla,

Feshedilmesi veya kadının evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi arzusu ile sona erdirmesi veya işçinin ölümü sebebiyle son bulması hallerinde işçinin işe başladığı tarihten itibaren hizmet akdinin devamı süresince her geçen tam yıl için işverence işçiye 30 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı ödenir. Bir yıldan artan süreler için de aynı oran üzerinden ödeme yapılır.

           4- Ayrıca, 5510 sayılı Kanuna göre, emeklilik için öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları  veya yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri ile işten ayrılanlara da kıdem tazminatı ödenmektedir.

IV- Belirli Süreli iş Sözleşmesinin Kendiliğinden Sona Ermesi: 

Yukarıda yazılı bulunan ve 1475 sayılı İş Kanunu'nun 14. maddesinde kıdem tazminatının ödenmesini gerektiren durumlar arasında, belirli süreli iş sözleşmesinin,  iş bitimi nedeniyle ve belirtilen sürenin sonunda kendiliğinde sona ermesi halinde, kıdem tazminatının ödeneceğine ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır. 

Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.05.2014 tarih ve 2014/710 Karar sayılı Kararında; Belirli süreli iş sözleşmesinin sürenin bitimi ile sona ermesi durumunda; sözleşmenin sürenin bitimi ile kendiliğinden sona ermesi hali 14. maddede sayılan sona erme biçimlerinden olmadığından, diğer bir ifade ile belirli süreli iş sözleşmenin sonunda herhangi bir fesih bildirimine gerek olmaksızın kendiliğinden sona ereceğinden; işveren tarafından yapılmış bir fesih söz konusu olmadığı için, işçinin kıdem tazminatına hak kazanması mümkün değildir.  Şeklinde belirtilmiştir.

V- Sonuç: 

1475 sayılı İş Kanunu'nun 14. Maddesine ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun vermiş olduğu karara göre, İşçinin belirli süreli iş sözleşmesinin kararlaştırılan sürenin dolmasıyla hizmet akdi kendiliğinden sona ereceğinden; işveren tarafından yapılmış bir fesih söz konusu olmadığı için, işçinin kıdem tazminatına hak kazanması mümkün değildir. Belirli süreli iş sözleşmesinde süre sona erdiğinde, aksine bir işyeri uygulaması ya da iş sözleşmesinde buna ilişkin bir hüküm yoksa, işçi kıdem tazminatına hak kazanması mümkün değildir.

           Ahmet Ağar
           Sosyal Güvenlik Müşaviri
                                                                                                                 

Büklüm Sokak No: 9/4 Kavaklıdere- ANKARA

Tel: 0312- 4199369  Fax: 0312- 4199371

e-posta: ahmetagar@ahmetagar.com

Web : www.ahmetagar.com

| | Bu yazi toplam 405 kez okundu...
Bu Sayfayı Paylaş
 
(Bu makale yazılı veya elektronik ortamda kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak göstermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)